Eyüp 1:1-6

1
1Ûs ülkesinde Eyüp adında bir adam yaşardı. Kusursuz, doğru bir adamdı. Tanrı'dan korkar, kötülükten kaçınırdı. 2Yedi oğlu, üç kızı vardı. 3Yedi bin koyuna, üç bin deveye, beş yüz çift öküze, beş yüz çift eşeğe ve pek çok köleye sahipti. Doğudaki insanların en zengini oydu.
4Oğulları sırayla evlerinde şölen verir, birlikte yiyip içmek için üç kızkardeşlerini de çağırırlardı. 5Bu şölen dönemi bitince Eyüp onları çağırtıp kutsardı. Sabah erkenden kalkar, “Çocuklarım günah işlemiş, içlerinden Tanrı'ya sövmüş olabilirler” diyerek her biri için yakmalık sunu sunardı. Eyüp hep böyle yapardı.
Eyüp'ün İlk Sınavı
6Bir gün ilahi varlıklar[a] RAB'bin huzuruna çıkmak için geldiklerinde, Şeytan da onlarla geldi.
  • Giriş
  • Video
  • Notlar

Notlar

1:1 Ûs ülkesinde Kuzey Mezopotamya’da yer alan bir bölge olabilir (bkz. Yar.10:23; Yar.22:20-21), ancak daha büyük olasılıkla Edom’u ve hatta Kuzey Arabistan’ın bir kısmını kapsar (bkz. Yar.36:28; Yer.49:7; Ağı.4:21). Kusursuz, doğru bir adamdı Eyüp’ün böyle tanıtılması, onun günahsız biri olduğu anlamına gelmez. Bu tanım, onun ahlâki bakımdan doğru ve Tanrı’ya sadık biri olduğu anlamındadır (bkz. Mat.1:19’a ait not). Eyüp, kitabın ileriki bölümlerinde ahlâki doğruluğunu savunur, ancak bir günahkâr olduğunu da itiraf eder (bkz. Eyü.6:24; Eyü.7:21).
1:2-5 Krş. Yar.24:34-35. Eyüp’ün çok sayıda sürüye ve köleye sahip olduğunun belirtilmesi, bölgedeki insanların en zengini olarak tanıtılması onun büyük bir boy önderi olduğuna işarettir.
1:5 yakmalık sunu sunardı O çağda henüz Kutsal Yasa verilmemiş olduğundan Yasa’ya dayanan kâhinlik düzeni yoktu; her aile reisi, ailesi için kurbanlar sunarak kâhinlik ederdi (bkz. Yar.12:8; Yar.26:25; Yar.33:18-20).
1:6 ilahi varlıklar İbranice’den birebir çevirisi: “Tanrı oğulları”. Burada meleklerden söz edilmektedir (bkz. Eyü.2:1; Eyü.38:7). Şeytan İbranice “Satan” sözcüğünden gelmektedir; ‘suçlayıcı’ anlamına gelir. Burada “Şeytan”ın adından ziyade adının anlamı vurgulanır (bkz. Va.12:9-10).

Videolar

Eyüp Girişi

Eyüp Kitabı büyük felakete uğrayan doğru bir adamın çektiği acıları anlatır. Eyüp bütün çocuklarını, malını mülkünü yitirir, korkunç bir hastalığa yakalanır. Kitap, Eyüp ve üç arkadaşının bu felaketlere karşı gösterdikleri tepkiyi karşılıklı üç konuşmayla açıklamaktadır. İnsanlara yaklaşımı tartışılan Tanrı'nın bizzat kendisi sonunda Eyüp'e görünüyor.

Arkadaşları Eyüp'ün çektiği acıyı geleneksel dini kavramlarla açıklıyor. Tanrı'nın her zaman iyiliği ödüllendirip kötülüğü cezalandırdığını varsayıyor, Eyüp'ün günah işlediği için bu acıları çektiğini düşünüyorlar. Ama bu düşünce Eyüp'ün durumunu açıklamak için çok yetersiz kalıyor. Eyüp bu acımasız cezayı hak etmemiştir. Çünkü alışılmışın ötesinde iyi ve doğru bir insandır. Kendisi gibi birisinin başına bu denli kötülük gelmesine Tanrı'nın nasıl izin verdiğini anlayamıyor, Tanrı'ya cesurca meydan okuyor. İmanını yitirmiyor, ama Tanrı'nın önünde aklanıp yeniden iyi insan olarak onuruna kavuşmak istiyor.

Tanrı Eyüp'ün sorularına yanıt vermez, ama ilahi güç ve bilgeliğinin şiirselliğiyle imanına karşılık verir. O zaman Eyüp Tanrı'nın yücelik ve bilgeliğini kabul eder, öfkeli ve kaba sözlerden ötürü tövbe eder.

Kitap, sonuç olarak Eyüp'ün eski gönencine nasıl kavuştuğunu, hatta daha da zengin olduğunu anlatır. Tanrı Eyüp'ün çektiği acıların nedenini anlamayan arkadaşlarını azarlar. Yalnız Eyüp Tanrı'nın üstünlüğünü sezebilmiştir.

Ana Hatlar:

1:1-2:13 Öndeyiş
3:1-31:40 Eyüp ve üç arkadaşı
a. 3:1-26 Eyüp'ün yakınması
b. 4:1-14:22 İlk karşılıklı konuşma
c. 15:1-21:34 İkinci karşılıklı konuşma
ç. 22:1-27:23 Üçüncü karşılıklı konuşma
d. 28:1-28 Bilgeliğe övgü
e. 29:1-31:40 Eyüp'ün son söyledikleri
32:1-37:24 Elihu'nun konuşması
38:1-42:6 Tanrı'nın Eyüp'e yanıtı
42:7-17 Sonsöz
  • Ayetler
  • Notlar
  • Video
  • Giriş